Organik Arıcılık Ürünler

      Arıcılık ürünü olarak genelde, sadece bal bilinmektedir. Oysa arılardan bal, balmumu, arı sütü,
polen, propolis ve arı zehri gibi 6 çeşit ürün sağlanır. Bu ürünlerden bal (nektar olarak), polen ve
propolisi arılar, doğadan toplamaktadır. Arı sütü, balmumu ve arı zehrini ise bal ve polen kullanarak
metabolizmalarında üretmektedirler. Bu ürünler hem gıda maddesi olarak hem de birçok hastalığın
tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Arı ürünlerinden beklenen yararların sağlanabilmesi ancak
organik arı ürünleri üretimi ve tüketimiyle mümkündür (Kaftanoglu, 2003).
Organik Arıcılığın Nitelikleri
     Arıcılık ürünlerinin organik üretim olarak nitelendirilmesi; kovanların özelliklerine, kovanlar
için uygun yer seçimine, organik tarım standartlarına göre bakım ve besleme, hasat, işleme ve
depolama ve ambalajlama yapılmasına bağlıdır. Organik bal üretiminde yavrulu çerçevelerden bal
süzülmesi ve bu işlem esnasında sentetik kovucu maddelerin kullanılması yasaktır. Organik arıcılıkta
dikkate alınacak özellikler şunlardır (Pirim ve ark., 2011);


  Geçiş Dönemi
      Organik üretime karar verilip bu üretim için hazırlıkların yapılmaya başlanmasından, organik
ürünün üretilip belgelendirilmesine kadar geçen döneme “geçiş süreci” denilmektedir. Geçiş süresinde
kovanlardaki bütün petekler organik balmumundan yapılmış olması gereklidir. Organik petek, boş
çerçeve verilerek organik üretim sahasında yaptırılabilir.
ÇOMÜ Ziraat Fakültesi Dergisi (COMU Journal of Agriculture Faculty)
2013: 1 (1): 35–42

  Arıların Orijini
      Irk seçiminde, arıların yerel koşullara adapte olabilme kapasitesi, dayanıklılıkları ve
hastalıklara karşı dirençlilikleri göz önüne alınmalıdır. Arı kolonisi, organik olarak üretim yapılan
işletmelerden suni oğul olarak veya geleneksel üretim yapan işletmelerden alınan arı kolonilerinin
organik petekli çerçevelere aktarılması suretiyle elde edilir.

 

 

  Arı Kolonilerinin Bulunduğu Bölge
      Organik arıcılığın yapılacağı bölge ya konvansiyonel yöntemlerle tarım yapılan bölgeden en
az 3 km uzakta olmalı ya da tarım yapılan bölge ilaç ve gübre gibi kimyasalların kullanılmadığı bir
bölge olmalıdır (Anonim, 2002). Polen ve nektar kaynaklarına sentetik kimyasallar atılmamış, endüstri
merkezlerinden uzak ve şehir dışında olmalıdır (Anonim, 2002). Ayrıca koloniler kirlenmeye yol
açması muhtemel olan, kent merkezleri, sanayi bölgeleri, atık merkezleri ve atık yakma merkezleri
gibi tarım dışı üretim kaynaklarından yeterli uzaklıkta, Karayolları Genel Müdürlüğü ağındaki ana
yollara 1 km uzaklıkta olmalıdır (Anonim, 2002).,

 Arıların Bakım ve Beslemesi
Kolonilerin üretim dönemleri boyunca uygulanan bütün işlemler organik üretim esaslarına
göre yapılmalıdır. İlkbahar dönemlerinde koloni çoğaltma amaçlı yapılan bölmelerde kullanılan kovan
materyali ve uygulanan işlemler bu esasları bozmamalıdır. Örneğin kovanların yapımında kullanılan
yapıştırıcı ve boyalara dikkat edilmelidir. Bu amaçla koloni oluşturmada kullanılan ana arı, kovan ve
temel petekler organik üretim tesislerinden temin edilmelidir. Özellikle kovanların dayanıklılığının
artırılmasında sadece propolis, balmumu ve bitki yağları gibi doğal ürünler kullanılmalıdır (Gül ve
ark., 2005). Koloni bölme veya birleştirme işlemlerinde ana arıların feromon etkisini ortadan
kaldırmak amacıyla kullanılan maddeler de özenle seçilmelidir. Bu amaçla kullanılan sprey ve
deodorantların yerine koku veren doğal ürünlerin kullanılması tercih edilmelidir. Kolonilerin
yerleştirildikleri bölgede yeterli miktarda polen ve nektar kaynağı bulunmalı ve su kaynakları yeterli
olmalıdır. Üretim sezonu sonunda kolonilerin ek beslemeye gerek olmadan kışı geçirebilmeleri için
yeterli miktarda bal bırakılmalıdır (Anonim, 2002; Gökçe ve Konak, 2003). Organik arıcılıkta, üretim
programındaki kolonilere mümkünse ek besleme yapılmamalı, yapılması zorunlu hale gelmişse
beslemede kullanılacak ürünler organik ürünler olmalıdır. İlkbahar teşvik ve sonbahar takviye
beslemeleri ya organik olarak üretilmiş şeker ile ya da organik bal ile yapılmalıdır (Akyol, 2005).


 Kovanların ve Diğer Arıcılık Malzemelerinin Özellikleri
    Kovanlar, ağaçtan veya diğer doğal malzemelerden yapılmalıdır. Kovanlarda kimyasal boya
yerine propolis, balmumu, bitki yağları gibi doğal ürünler kullanılmalıdır. Yeni çerçeve için balmumu
organik üretim yapan birimlerden sağlanmalıdır (Pirim ve ark., 2011).

Sağlık ve Koruma
    Kabartılmış petekleri güve zararlısından korumak için kimyasal ilaçlar kullanılmamalı,
gerekiyorsa soğuk hava depolarında bekletilmelidir. Bütün canlılarda olduğu gibi bal arısı da
çevredeki değişik parazit (Varroa destructor) ve mikroorganizmaların tehdidi altındadır.
Konvansiyonel arıcılıkta hastalık ve zararlıları kontrol etmek için genelde kimyasallar kullanılırken
organik arıcılıkta ya hastalık oluşmaması için gerekli önlem alınır ya da organik üretime zarar
vermeyecek ürünler veya yöntemler tercih edilmektedir. Bu iş için öncelikli olarak, bal arılarının
hastalıklara yakalanmaması için koruyucu önlemler almak gerekmektedir. Bunun için;
—Dayanıklı ırk ve hatlar seçilmeli, ana arılar düzenli olarak yenilenmeli,
—Kovanlar sistematik olarak denetlenerek erkek yavrular kontrol edilmeli,
—Arılıklarda kullanılan malzemeler, düzenli olarak organik yöntemlerle dezenfekte edilmeli,
—Kirlenmiş maddeler veya kaynaklar zararsız bir şekilde imha edilmeli,
—Petekler düzenli olarak yenilenmeli,
—Kovanlarda yeterli miktarda polen ve bal bırakılmalıdır (Gökçe, 2002).
Kovanların dezenfeksiyonu, pürmüz ile yakılarak yapılmalıdır. Diğer arıcılık malzemeleri ise
kaynar suda dezenfekte edilmelidir. Alınan tüm önlemlere rağmen koloniler hastalandığı takdirde
hemen tedaviye alınmalı ve organik üretim kuralları dâhilinde ilaçlama yapılmalıdır. Tedaviye alınan
kolonilere geçiş süresi uygulanır veya organik petekli çerçevelere aktarılır. Eğer kimyasal ilaç
ÇOMÜ Ziraat Fakültesi Dergisi (COMU Journal of Agriculture Faculty)kullanılması kaçınılmaz ise veteriner

kontrolünde yapılmalıdır. Tedaviden sonra ilaçlamanın yapıldığı
kolonilerdeki tüm petekler yeni peteklerle değiştirilmelidir (Gül ve ark., 2005). Organik bal üretiminde
ilaç kullanımına örnek olarak mum güvesine karşı naftalin yerine tuz kullanımı (Kumova ve Korkmaz,
2000), bunun yanında varroa ve kireç hastalığına karşı formik asit kullanımı da bu konuda yararlı
olacaktır. Formik asit balda doğal olarak bulunan bir organik asit olması, verilen dozun balda kalıntı
bırakmaması ve uygulamadan kısa bir süre sonra formik asit oranının doğal sınırlara inmesi nedeniyle
insan sağlığını olumsuz düzeyde etkilemediğinden varroa ve kireç hastalığına karşı kullanılabilecek
bir preparat olarak öne çıkmaktadır (Kaftanoğlu ve ark., 1992). Bunun dışında biyolojik yöntem olarak
erkek arı gözlü çerçeveler kullanılabilir. Diğer bir mücadele yöntemi ise ısıtma yöntemidir. Bu
sistemde kovan 450Cº de 5 dakika ısıtılır. Kovan altına dökülen varroalar toplanarak imha edilir
(Gökçe, 2002)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir